Patronun gözüne girmek isteyen Jen, IT departmanından otomatik olarak çeviri yapabilen bir yazılım üretmelerini ister. Ancak işler planladığı gibi gitmez, yazılım çeviri yapması gereken toplantı sırasında çalışmaz. Jen bu durumdan paçayı sıyırabilmek için İtalyanca gibi duyulan anlamsız sözlerle İtalyan ortağı çileden çıkarır.
28 Şubat 2014 Cuma
Pneumonia - Türkçe Serbest Çeviri # 2
understand
so clearly
to shut yourself up
would be the hugest crime of them all.
you're just crying after all
to not want them humans around
anymore.
get over that sorrow, girl.
>>>
anla artık
açık ve net
ses çıkarmamaktır
suçların en ağırı.
ne varmış yani, ağlıyorsan
ve istemiyorsan artık etrafını saran
şu insanları.
bırak kızım, çekme artık bu kahrı.
so clearly
to shut yourself up
would be the hugest crime of them all.
you're just crying after all
to not want them humans around
anymore.
get over that sorrow, girl.
>>>
anla artık
açık ve net
ses çıkarmamaktır
suçların en ağırı.
ne varmış yani, ağlıyorsan
ve istemiyorsan artık etrafını saran
şu insanları.
bırak kızım, çekme artık bu kahrı.
Etiketler:
björk,
pneumonia,
pneumonia türkçe sözleri,
serbest çeviri
25 Şubat 2014 Salı
mite - Serbest Çalışanlar ve Çevirmenler için Süre Takip Yazılımı
mite Nedir ve Nasıl Çalışır?
Resim kaynağı: Mite.yo.lk
mite Sistemine Genel Bakış
Mite çevrimiçi olarak çalışan ve çalışma sürenizi takip etmenize yarayan harika bir program. Özellikle serbest çalışan ve saat başına ödeme alanlar için iş başında geçen sürenin hesaplanmasını sağlıyor. En güzel yanı da zaten bu şekilde çalışan tasarımcı ve programcılar tarafından tasarlanmış olması, yani gerekli tüm işlevler mevcut ve kullanımı da çok kolay.
Ben saat başına ödeme aldığım tüm işlerde bir süredir mite programını kullanıyorum. Program öncelikle 30 gün boyunca ücretsiz. Deneme süresinden sonra ise ayda sadece 5 € abonelik ücreti var. Getirdiği kolaylıkları düşününce ben bu fiyatı makul buldum.
Öncelike mite ile yapabileceklerimize bir göz atalım.
Müşterini seçerek işe başla
Programın en güzel yanı birkaç basamaktan oluşması ve kolay anlaşılır bir arabirime sahip olması. Öncelikle müşterimi belirterek başlıyorum. Müşteri 1 adını verdiğim bu müşteriyi hesabım altına kaydettikten sonra diğer adımlar için Müşteri 2 ve Müşteri 3 adıyla iki adet daha test müşterisi oluşturuyorum.
Projeler ve Hizmetler
Bir sonraki adımda ise proje ve hizmetlere göre düzenlemelerimi yapıyorum. Örneğin Müşteri 1 ile Teknik, Müşteri 2 ile Sanat Müşteri 3 ile de Hukuk projesi için girdi oluşturuyorum. Bu projeleri ayrı ayrı başlatma ve durduma şansım var. Her proje için de farklı hizmetler veriyorum. Örneğin Müşteri 1 ile yürüttüğüm Teknik Projesi altında çeviri hizmeti verirken, Müşteri 2 için Sanat Projesinde hem çeviri hem de redaksiyon hizmeti veriyorum. Müşteri 3 ile yürüttüğüm Hukuk projesinde ise sadece danışmanlık yapıyorum.
Bu hizmetler için saat başı ücretimi giriyorum, para birimini seçiyorum. Proje ya da hizmetle ilgili ek bilgileri de Notlar kısmına giriyorum.
Hazırlıklar tamam!
Tüm hazırlıkları tamamladım. Artık çalışmaya başlayabilirim. Öncelikle Süre Takip (Time Tracking) kısmına giriyorum ve saat kısmını 0:00 olarak bırakıyorum. (0:00 değeri kronometrenin başlatılacağı konumu belirtiyor.)
Ardından ilgili Müşteri altındaki Projemi ve buna bağlı hizmeti seçiyorum ve Oluştur (Create) diyorum. Bu işlem söz konusu tarih altında otomatik olarak bir girdi oluşturuyor. Örneğin:
Müşteri 1 / Teknik Proje / Çeviri
Bu girdinin yanında duran ufak saat simgesine bastığım anda ise sayaç işlemeye başlıyor. Bundan sonra tek yapmam gereken çalışmaya koyulmak. İşe ara verdiğimde saat simgesine tekrar tıklıyorum ve program otomatik olarak saat başı ücretimi çalıştığım süre ile çarparak ücreti hesaplıyor.
Öğle yemeğinden sonra yeniden masama dönüyorum ve bu sefer diğer müşterimden gelen Sanat Projesi için birkaç metnin redaksiyonuna başlıyorum.
Müşteri 2 / Sanat Projesi / Redaksiyon
Saat simgesine basıyorum, sayaç başlıyor. İşi tamamladığımda yeniden süreyi durduruyorum ve ücret otomatik olarak kaydediliyor. Diğer işe kaldığım yerden devam edeceğim için önceki girdide yer alan saat simgesine basıyorum, sayaç kaldığı yerden devam ediyor.
Bu şekilde tüm ay içerisinde girdi yaptığım günler altında proje ve hizmetlerim ilgili müşterilerle bağlantılı biçimde kaydedilmiş oluyor. Raporlama kısmında ise her projeye ait fatura bilgilerimi görebiliyorum. En güzel kısmı ise tek bir tıkla tüm bu hesaplamayı Excel ya da CSV olarak dışarıya aktarabiliyorum.
Mite sayesinde hem müşterilerime eksiksiz biçimde fatura sunabiliyorum hem de her ay hangi müşteri için hangi projede ne kadar süre çalıştığımı ve ne kadar kazandığımı net bir şekilde görebiliyorum.
Özellikle saat başına ücretlendirme ile çalışanlar için son derece kullanışlı olan bu programı mutlaka tavsiye ediyorum.
Cemalettin Onur İlter
Bu yazıyı beğendiyseniz, kaynak göstererek sosyal medyada paylaşabilirsiniz. Cemalettin Onur İlter ile Facebook üzerinden bağlanmak için Cemalettin Onur İlter - Facebook Sayfasını beğenmeniz yeterli.
23 Şubat 2014 Pazar
Bilgisayar Destekli Çeviri ve CAT Araçları
Nedir bu CAT Araçlarını ilginç kılan?
Çeviri büroları
ve serbest çevirmenlerin her geçen gün daha çok faydalanmaya başladığı şu CAT
yani Bilgisayar Destekli Çeviri araçlarına (Computer-assisted Translation
Tools) biraz daha yakından bakmanın vakti geldi.
Çeviri sektörünün
geneline baktığımızda CAT araçlarının yoğun bir şekilde kullanıldığını görüyoruz.
Faydalarını fark eden çevirmenler bu yazılımları düzenli olarak kullanıyor,
forumlarda fikir alışverişinde bulunuyor ve çalışmalarına hız katıyor. Bu
konuda bilgi sahibi olmayan ya da bu araçlara şüphe ile yaklaşan çevirmenler
ise kopyalayıp yapıştırmaya, kaynak metin – hedef metin pencereleri arasında
dolanmaya devam ediyor.
Modern CAT
araçları yalnızca fazla tekrar içeren metinlerde değil aynı zamanda tekrar
içermeyen düz metinlerde de büyük yardım sunuyor. Bu yüzden bu konuya biraz
daha derinlemesine bakmak, araçların sunduğu faydaları açıklamak ve
çevirmenlere bu konuda bir ışık tutmak için bu metni yazmaya karar verdim.
CAT Araçları bana ne fayda sunabilir?
Bu soruya kısa
bir yanıt sunmak hiç de kolay değil. Bu yüzden bu sorunun yanıtını farklı
başlıklar altında ele almak istiyorum. Bilgisayar Destekli Çeviri Araçları
terminoloji oluşturma, çeviri metninde tutarlılık sağlama, çeviri metninde
kaliteyi artırma, metin biçimini (formatını) koruma ve yedekleme yapma yanı
sıra işlerinizi planlama ve gerektiğinde çalışma dosyalarını güncelleme
konusunda kolaylık sağlıyor. Şimdi dilerseniz bu konuyu biraz daha ayrıntılı
olarak inceleyelim.
CAT araçları ile terminoloji oluşturulması
Çeviri projesine
başlamadan önce müşteriden sağlam bir terminoloji listesi aldıysanız çeviri
daha kolay ilerleyecektir. Zira elinizdeki projeye ait sıkça kullanılan terimler
önceden listelenmiştir. Ancak bu tür listelerle çalışanlar sürekli bir aşağı
bir yukarı gitmenin, bir Word dosyasına bir Excel dosyasına bakmanın, ekranlar
arasında gidip gelmenin – hele bir de tek ekran çalışıyorsanız pencereler
arasında kaybolmanın ve seferinde zaman kaybetmenin ne demek olduğunu iyi
bilir. (Ben özellikle bu pencereler arasında kaybolmanın yarattığı stresten çok
çabuk bunalıyorum.) Özellikle de kullanılması gereken terminoloji listesi
birden fazla ise yandınız demektir.
İşte tam da bu noktada CAT aracınız derdinize
derman olmak için hazır bekliyor. Terminoloji listesini CAT aracınız ile
birlikte kullandığınızda, cümle içinde geçen terimler listede yer alıyor ise
otomatik olarak gösteriliyor, karşılıkları veriliyor. Birçok programda gelen
terimi otomatik olarak hedef metne ekleme özelliği bulunuyor. En güzeli ise CAT
araçlarının yanında gelen terminoloji oluşturma ek yazılımları sayesinde
müşteriden aldığınız Excel vb. Dosyaları İçeri Al (Import) komutuyla CAT
aracınızın algıladığı dosya biçimine dönüştürme şansınız var. Bu sayede
sayfalar ve satırlar dolusu Excel dosyalarında dolanmanıza hiç gerek kalmıyor.
Çevrilecek cümle için yeni hedef cümle oluşturduğunuzda program otomatik olarak
cümle içinde geçen terimleri algılıyor, program arabiriminde yer alan
terminoloji penceresinde tüm terimler karşılıklarıyla birlikte listeleniyor. Bu
noktadan sonra tek yapmanız gereken gerekli terimleri yazmak. Birçok program
kısayollar yardımıyla listede yer alan terimleri otomatik olarak hedef metne
ekleme özelliğini de sunuyor.
Metinlerde tutarlılığın sağlanması
Metinde çok fazla
tekrar olmasa bile proje içerisinde tutarlılığın sağlanması son derece önemli.
CAT araçları içerisinde yer alan işlevler sayesinde metinde geçen kelimeyi
çeviri belleğinde (TM) arayarak önceki cümlelerde nasıl çevrildiğine bakma
şansınız bulunuyor. Bu işlev yalnızca kelimeler için değil gerektiğinde kelime
öbekleri ve hatta cümleler için de geçerli. CAT aracı zaten eşleşen cümleleri
otomatik olarak yapıştırma özelliğine sahip; ancak bu işlem kelime uyumu
(concordance) özeliği ile birleşince metinde tutarlılığın sağlanması çok daha
kolay bir hale geliyor. Özellikle de terminoloji listesinin müşteri tarafından
verilmediği durumlarda, çevirmenin önceki cümlelerde söz konusu terimi nasıl
kullandığını görebilmesi bu sayede mümkün oluyor. Farklı çevirmenlere dağıtılan
metinlerin proje tesliminden önce terminoloji açısından kontrolü ve genel
tutarlılığın sağlanması da yine bu yönteme dayanıyor.
Metin kalitesinin kontrol edilmesi
CAT aracınız
çevirinin kalitesini kontrol etme konusunda da yardım sunuyor. Özellikle kaynak
metinde yer alan noktalama işaretlerinin, sayıların, tag’lerin ve genel
terminolojinin kontrol edilmesi birkaç tıklamayla mümkün oluyor. Örneğin kaynak
cümlede 150 adet sandalye teslimatı yazıyorken, ufak bir el kaymasıyla 105 adet
sandalye teslimatı yazmışsanız program otomatik olarak sizi uyarıyor. Programa
ait sözlükler yanı sıra kendi sözlüklerinizi eklemeniz de mümkün. Böyle olunca,
çeviri sonunda yazım kontrolü de saniyeler içerisinde tamamlanabiliyor.
Noktalar, virgüller tam yerine oturuyor. Hata olasılığı en aza indirgeniyor.
Biçimlendirmeyi korumak çok daha kolay
Çeviri projelerinde
en sıkıntılı noktalardan birisi de müşterinin “ay lütfen formatı koruyalım” beklentilerini
karşılayabilmektir. Müşteri 20 kere fotokopiden geçirip faksladığı dosyaların
aynı formatta teslim edilmesini bekler. Bu durumda tabii ki alınan bu
dosyaların düzgün OCR programları yardımıyla uygun şekilde biçimlendirilmesi
gerekir.
Aynı şekilde
biçimlendirmesi yapılmış (kaynaklar yana yatık, başlıklar kalın ve kırmızı, alt
başlıklar altı çizili ve lacivert, dipnotlar gri, örnekler 12 punto, metnin
geneli 13 punto vb.) temiz metinlerin de alındığı şekilde teslim edilmesi
istenir.
İşte bu noktada
CAT araçlarının sunduğu işlevler tüm bu biçimlendirme acısını büyük oranda
azaltıyor. Aldığınız dosya üzerinde sürekli biçimlendirme yaparak belki de
çeviriye ayırdığınız vakitten daha fazlasını harcamak yerine, CAT aracınız
sayesinde yalnızca metni çeviriyorsunuz, biçimlendirme otomatik olarak
yapılıyor. Kimi programlarda söz konusu biçimlendirmeye ait TAG’lerin doğru
yere kopyalanması gerekiyor, kimi programlarda cümle çevrildikten sonra
gerekiyorsa kelimeler seçilerek “biçimlendirmeyi kopyala” diyerek eşleştirme
yapılıyor. Bu özelliğin en çok işe yaradığı yer PowerPoint sunumları. Kutular
içine tek tek girip ince ince biçimlendirme yapmanıza gerek yok. CAT aracınız
tüm metni segmentler halinde size sıralıyor, tek tek cümleleri çeviriyorsunuz.
Çeviri bittikten sonra CAT aracınız çevirileri kaynak dosyaya yerleştiriyor.
Tek yapmanız gereken, işin sonunda dosyayı bir kez açıp gözden geçirmek. Bazı
durumlarda cümle uzunlukları uyuşmadığında birkaç kutunun kenarından tutup
çekmeniz gerekebiliyor; ancak eski yöntemlerle karşılaştırıldığında hiçbir
çevirmenin bundan şikayetçi olacağını düşünmüyorum.
Korkmayın, yedeği var
Çeviri sırasında
en korkunç şey herhalde elektrik kesintileri ya da mavi ekranlar olsa gerek.
Bir anda yaptığınız sayfalar dolusu çeviri yok olabiliyor. Hele ki düzenli
olarak kaydet seçeneğini kullanmıyorsanız, sürekli uçurumlarda dolaşıyorsunuz
demektir.
CAT aracınız size
bu konuda en büyük desteği sunuyor. Çevirdiğiniz her cümle ya da kelime,
segment kapatıldığında otomatik olarak çeviri belleğine (TM) kaydediliyor. Yani
bir sorun oluşması ya da programın kapanıvermesi durumunda bile dosyayı yeniden
açtığınızda TM üzerinden tüm çevrili segmentler otomatik olarak yeniden
alınıyor. Çevrilecek olan Word dosyasını silseniz, kaybetseniz ya da dosya
bozulsa bile yeni bir kopyayı CAT aracınızda açtığınızda otomatik olarak çeviri
belleğini dosyaya uygulayarak yapmış olduğunuz tüm çeviriyi kurtarmış
oluyorsunuz.
Ben bu noktada
işi iyice güvene alıyorum, belirli aralıklarla TM dosyalarımı yedekliyorum.
Yedekleme yaparken de TM dosyamın bir kopyasını kendi adresime e-posta olarak
gönderiyorum. Sabit diskim bile çökse, başka bir bilgisayarda çeviri dosyamı
açıp e-postaya yedeklediğim TM’i indirerek işe kaldığım yerden devam
edebiliyorum. Bu özellik sayesinde evde başladığım işi gerektiğinde kütüphanede
ya da ofiste sürdürmem çok daha kolay oluyor. E-posta ile uğraşmak istemeyenler
tabii ki veri senkronizasyonu (eşitleme) için piyasada bulunan özel yazılımları
kullanarak tüm verilerini otomatik olarak tüm cihazları üzerinde eşitleyebilir.
Planınızı önceden yapın
CAT aracınız
sayesinde planlama yapmak da çok kolay. Aldığınız metni öncelikle kelime, cümle
ya da karakter olarak saydırabiliyorsunuz. Birçok program dosyanızı otomatik
olarak parçalara bölüp iş bitiminde yeniden birleştiriyor. Yani on bin
kelimelik bir iş aldığınızda, günde iki bin kelime çalışmak üzere dosyayı eşit
beş parçaya bölebiliyorsunuz. Her gün üzerinde düzenli olarak çalıştıktan sonra
iş sonunda tüm dosyaları otomatik olarak birleştirip tek bir dosya olarak
teslim etmeniz mümkün.
CAT aracınız
ayrıca projenin ne kadarını tamamladığınızı kelime, cümle ve yüzde olarak da
gösteriyor. Böylece ne kadar çalıştığınızı ve daha ne kadar çalışmanız
gerektiğini de rahatça takip etmiş oluyorsunuz.
Güncellemeler
Müşteri işi
teslim etmenize iki gün kala “dosyada değişiklikler oldu ama yani baştan sona
ufak tefek sürü sepet değişiklik var, bunları çok dikkatlice kontrol edip
düzeltir misiniz” gibi bir padişah yaklaşımıyla karşınıza çıkıyor. Oturup tek
tek nerede ne değişmiş bulmak, özellikle de değiştirilen sayıları tespit etmek
için sağlam bir sabır gerekiyor.
Bu noktada CAT
aracınız bayram değil seyran değil size delicesine yardım etmeye karar veriyor.
Yeni dosyayı açıyorsunuz. Çevir dediğinizde TM üzerinden %100 eşleşen tüm
cümleler otomatik olarak çevriliyor. Sonraki adımda ise değişiklik yapılan
cümleler otomatik olarak işaretleniyor. Hatta CAT aracınız hangi cümlede ne
değişmiş, ne kadar değişmiş ince ince ayrıntılandırma yapıyor. (Patates yerinde
domates yazıldıysa kelime vurgulandırılıyor. Cümle sonunda yalnızca bir nokta
eklenmişse CAT aracınız %99 eşleme var diyerek size yalnızca ufak bir
değişiklik olduğunu gösteriyor.) Tüm bunları özel olarak ayarlama şansınız da
var.
Tüm bunları
değerlendirdiğimizde ve her geçen gün yeni özelliklerin eklendiğini de
düşündüğümüzde CAT araçları çevirmenler için bence vazgeçilmez bir destek
teşkil ediyor. Müşterilerin her geçen gün daha fazlasını beklediği ve çevirmene
ayrılan vaktin her geçen gün daha da azaldığı bir sektörde CAT araçlarından
faydalanmamak bankamatik kartlarından korkup banka cüzdanıyla sıraya girmeye
benziyor. Çevirmen olarak bu konuda bilinçlenmek, yeni teknolojilere uyum
sağlamak ve bunu yaparken her defasında öncelikle kendi iş verimini yükseltmeyi
hedeflemek belki de bu mesleğin temelini teşkil ediyor.
Cemalettin Onur İlter
Bu yazıyı beğendiyseniz, kaynak göstererek sosyal medyada paylaşabilirsiniz. Cemalettin Onur İlter ile Facebook üzerinden bağlanmak için Cemalettin Onur İlter - Facebook Sayfasını beğenmeniz yeterli.
6 Şubat 2014 Perşembe
Çevirmen Sorunsalı: Kelime Başına mı Saat Başına mı?
Çeviri Hizmetinde Serbest Çevirmenler için en Uygun Ücretlendirme Hangisi?
Çeviri için saat ücretiniz nedir?
Serbest çevirmenliğe adımınızı attınız, her şey yolunda gitti, yavaş yavaş da müşteri sayınız artıyor. Çevirmen olarak aldığınız projeyi zamanında teslim etme, proje öncesinde anlaşılan hususlara özen gösterme ve her anlamda aldığınız işi en temiz şekilde bitirme konusunda zaten bilinçlenmiş durumdasınız. İşte tam da bu noktada yeni bir müşteriden gelen işi kabul etmeden önce yine o soruyla karşı karşıya geliyorsunuz: Saat ücretiniz nedir?
Bu soruya yanıt vermeden önce önceki deneyimlerinizi gözden geçirmeniz gerekecek.
Çeviri metnine yaklaşım
En önemli konu aslında çeviri metnine nasıl yaklaştığınız. Çeviri metni ya da çeviri projesi sizin için sonraki işlere doğru açılan bir kapı mı? Yani aldığınız iş üzerinde çalışırken bunu aynı müşteriden geleceğe dönük olarak gelebilecek diğer projeler için bir referans olarak görüyor musunuz? Yaşayacağınız zorluklar aynı müşteriden, benzer içerikli işleri almadan önce iki kez düşünmenize yol açacak, bu durum müşteri için de geçerli. Müşterinin teslim aldığı çeviriden memnun olması yeniden sizi tercih etmesini sağlayacak olduğu gibi düşük kaliteli ya da bolca hata içeren bir çeviri müşterinin arkasına bakmadan kaçmasına yol açacaktır.
Bu yüzden çeviri metnini sadece şimdiki zamanda değerlendirmemek, aksine üzerinde çalıştığınız her metni bir sonraki metin için ön hazırlık olarak görmeniz kısa sürede başarınızın da artmasını sağlayacaktır. Okuduğunuz metni anlayıp gerekli terminolojiye ısınmadan hareket ettiğinizde, ortaya çıkan iş size yalnızca bir seferlik maddi katkı sağlayacak, geleceğe dönük hiçbir katkısı bulunmayacaktır.
Ancak çevirmenin metne yaklaşımının arkasında çok farklı etmenler olabiliyor. Bunların başında "mutlaka sabaha yetişmesi gerek"en metinler, "kesinlikle aynı formatta istenen" dönüştürülmüş PDF dosyaları, "elektronik ortamda kopyası bulunmayan, fakslanmış el yazısı" dokümanlar geliyor. Böyle olunca, çevirmenin metne yaklaşımı daha en başından negatif bir etki altına giriyor. Bir saatte 300 kelime çevirebilen bir çevirmen, okunmayan ve kırk defa fotokopiden geçip fakslanmış metinleri deşifre etmeye çalıştıkça bir saat içerisinde bazen sadece sinir krizi geçirecek vakit bulabiliyor.
Bu durumda çevirmenin kelime başına ücretlendirme yerine saat başına ücretlendirme yapması daha mı mantıklı?
İşin sırrı kendi deneyimlerinden doğru sonuçlar çıkarmakta
Çevirmenin müşteri, metin, proje, şu ya da bu, her şeyden önce kendisine karşı bir sorumluluğu var aslında. Çevirmen kendi bedensel ve düşünsel sağlığını korumadığı sürece sistem içerisinde ezilmeye mahkum kalıyor. Bedensel ve düşünsel sağlığını korumak için diğer mesleklere oranla daha fazla özen göstermesi gerekiyor çevirmenlerin. Çeviri projeleri alındığı anda beyinde başlıyor, bitene kadar ise sürekli biçimde devam ediyor - yani ara verdiğinizde beyniniz çeviriyi bir kenara bırakmıyor, uyuduğunuzda çeviriyi yetiştirmeye çalıştığınız kabuslar görebiliyorsunuz. Sevdikleriniz ve yakınlarınız sizinle konuşurken aklınızın bir köşesinde terminolojiye dair sorular yanıtlarını aramayı sürdürüyor. İşte bu yüzden çevirmenin bilinçli bir şekilde bu konuda önlemler alması, kendine yeni çözümler oluşturması gerekiyor.
Bu açıdan, sunduğu hizmeti nasıl fiyatlandırması gerektiği daha büyük bir önem kazanıyor. Örneğin bir saat içerisinde 300 kelime çeviren bir çevirmen, yeri geldiğinde, metne aşinalık, terminolojiye hakimiyet gibi faktörlerin yardımıyla bunu saatte 600 ila 1000 kelimeye kadar çıkarabiliyor. Bu şekilde bakıldığında kelime başına ücretlendirme, konuya hakim olunan ve hızlı çalışmanın mümkü olduğu durumlarda mantıklı görünüyor. 300 kelime için düzgün bir çeviri bürosundan ya da özel müşterisinden (İngilizce - Türkçe çeviri için kelime başı ücreti 0,08 kuruş için) 24 TL alan çevirmen, hızını artırdıkça saat başına yeri geldiğine 48, hatta yaklaşık 80 TL bile kazanabiliyor.
Böyle bakıldığında saat başına sabit bir fiyat belirlemek çevirmen için dezavantaj teşkil ediyor. Saat başına 40 TL olarak anlaşılan bir işte, çevirmen işin içeriğini önceden iyi değerlendirmemişse ya da alınan iş okunmuyor, formatı bozuk veya terminoloji açısından acı çektiren bir yapıda ise, çeviri tahmin edilenden daha uzun zaman alıyor. Bu da öncelikle müşteri açısından olumsuz bir durum teşkil ediyor. Müşteri böyle olunca işin kaç saat süreceği konusunda kesin bir anlaşmaya varılmamışsa, işi teslim aldığında çok yüksek bir meblağ ile karşılaşabiliyor. Bu tür anlaşmazlıkların oluşmasını önlemek açısından çeviri başlamadan önce kaç kelimelik iş olduğu ve bu işin kelime başı fiyata göre ne kadara mal olacağını belirlemek belki de en doğrusu.
Ancak yine de çevirmenin kendi deneyimlerinden doğru sonuçlar çıkarması gerekiyor. Kelime başına fiyatlandırma yapan bir çevirmenin unutmaması gereken bir gerçek var: "John saw Mary today." cümlesinin çevirisi [John ve Mary kelimelerinin özel isim olduğu da düşünülürse] çevirmenin klavye hızına eşit sürede çevrilebilir. "Can blindly continued fear-induced, regurgitated, life-denying tradition be overcome?" cümlesini çevirmek için ise, her ne kadar önceki cümlenin iki katı kelime içeriyor olsa da, çok daha fazla vakit harcamak gerekecektir. Bu durumda kelime başına ücretlendirme yerine harcanan süreye göre bir fiyatlandırma daha yerinde oluyor.
Zorluklara boyun eğmeyin
İşte tüm bu karmaşa içinde çevirmen en doğru fiyatlandırmayı yaparken belki de sağlığını biraz daha yitiriyor. Yine de zorluklara boyun eğmemek ve deneyimlerden işe yarar sonuçlar çıkarmak gerekiyor. Çeviri metninin yapısı ve içeriğine bağlı olarak her zaman için daha esnek olabilmek, gerektiğinde karakter sayısına, gerektiğinde harcanan saate göre fiyat sunmak belki de günümüzde çevirmenler için en mantıklı seçenek olmayı sürdürüyor.
Cemalettin Onur İlter
Bu yazıyı beğendiyseniz, kaynak göstererek sosyal medyada paylaşabilirsiniz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)